Lahburger (Evvel Zaman İçinde,Hamburger,Lahmacun,Kıssadan Hisse:Lahburger Bebek) - Barış Manço

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde

Kafdağı'nın ardında, uzak bir ülkede

Kozu paylaşmak için iki düşman kabile

Seçtiler iki civan, sürdüler beni dare

Biri aslan yürekli, mağrur kartal misali

Biri ürkek bakışlı anka kuşu sanki

Çektiler silahları çünkü ilahlar kurban ister

Töreler aşk dinlemez yalnız emreder

Hamburger, gençliğin sevgilisi

Hamburger, sevdanın yanık sesi

Hamburger, çift kaşarlı bir rüya

Hamburger, olmaz güzelin böylesi

Biraz soğan, biraz ketçap

Salata malata, hardal ketçap

Hamburger, bu aşk fizik ötesi

Hamburger, çıtır çıtır patates ile

Hamburger, dilinmiş turşu ile

Hamburger, batıya açılan pencere

Hamburger, pencereden uçtu tencere

Biraz soğan biraz ketçap

Salata malata hardal ketçap

Lahmacun, lahmacun

Dünyayı dolaş benzeri yoktur, edalı işveli lahmacun

Sen sofranı kur yemeyen toktur, şifalı cilveli lahmacun

Mis gibi tereyağ envaibahar, biberli, sumaklı lahmacun

Beş dakika pişir, tam orta karar, ceylan bakışlı lahmacun

Hamburger, yaşlı genç ayırt etmez

Hamburger, esmer sarışın fark etmez

Hamburger, güler yüzlü herkese

Hamburger, o da güler naz etme

Biraz soğan biraz ketçap

Salata malata hardal ketçap

Lahmacun, lahmacun

Dürüp dürüp sar, kenarını tutma, nazik salçalı lahmacun

Kuzu kulağıyla rokayı unutma, limonlu, ekşili lahmacun

Yandım dedikçe buz gibi ayran, şalgam suyu lahmacun

Bin derde deva, maydonuzuyla hamuru nakışlı lahmacun

Hamburger, batıya açılan pencere

Hamburger, pencereden uçtu tencere

Lahmacun, lahmacun

Kıyması bolca, soğanı da onca, neşelendikçe, kahroldukça

Hamburger, bu aşk fizik ötesi

Salçalı, koruklu, biberli olsa, sona kalan donup saçını da yolsa

Aslan yürekli burger, ceylan bakışlı lahmacun

Çelik bilekli burger, hamur nakışlı lahmacun

Gözümün nuru burger, ciğer parem ne der?

Lahburger, lahburger

Lahburger, lahburger

Bu öykü böyle gider, başı sonu bilinmez

Bilinen şeyler ise her zaman söylenmez

Rakı da bir, ayran da;

içmesini bilene

Şap da bir, şeker de bir tokum diyene

Şal da bir, çuha da bir giymesini bilene

Güzel de bir, çirkin de sevdim diyene

Her yeni doğan bebek, yeni bir dünya demek

Aç gözünü, hoş geldin, lahburger bebek

Onlar erdi murada, kerevet bize kaldı

Bu yarışta bayrağı lahburger aldı.

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde

Kafdağı'nın ardında, uzak bir ülkede

Kozu paylaşmak için iki düşman kabile

Seçtiler iki civan, sürdüler beni dare

Biri aslan yürekli, mağrur kartal misali

Biri ürkek bakışlı anka kuşu sanki

Çektiler silahları çünkü ilahlar kurban ister

Töreler aşk dinlemez yalnız emreder

Hamburguesa, gençliğin sevgilisi

Hamburguesa, sevdanın yanık sesi

Hamburguesa, çift kaşarlı bir rüya

Hamburguesa, olmaz güzelin böylesi

Biraz soğan, biraz ketçap

Salata malata, hardal ketcap

Hamburguesa, bu aşk fizik ötesi

Hamburguesa, çıtır çıtır patates ile

Hamburguesa, dilinmiş turşu ile

Hamburguesa, batıya açılan pencere

Hamburguesa, pencereden uçtu tencere

Biraz soğan biraz ketçap

Salata malata hardal ketçap

Lahmacun, lahmacun

Dünyayı dolaş benzeri yoktur, edalı işveli lahmacun

Sen sofranı kur yemeyen toktur, şifalı cilveli lahmacun

Mis gibi tereyağ envaibahar, biberli, sumaklı lahmacun

Beş dakika pişir, tam orta karar, ceylan bakışlı lahmacun

Hamburguesa, yaşlı genç ayırt etmez

Hamburguesa, esmer sarışın fark etmez

Hamburguesa, güler yüzlü herkese

Hamburguesa, o da güler naz etme

Biraz soğan biraz ketçap

Salata malata hardal ketçap

Lahmacun, lahmacun

Dürüp dürüp sar, kenarını tutma, nazik salçalı lahmacun

Kuzu kulağıyla rokayı unutma, limonlu, ekşili lahmacun

Yandım dedikçe buz gibi ayran, şalgam suyu lahmacun

Bin derde deva, maydonuzuyla hamuru nakışlı lahmacun

Hamburguesa, batıya açılan pencere

Hamburguesa, pencereden uçtu tencere

Lahmacun, lahmacun

Kıyması bolca, soğanı da onca, neşelendikçe, kahroldukça

Hamburguesa, bu aşk fizik ötesi

Salçalı, koruklu, biberli olsa, sona kalan donup saçını da yolsa

Hamburguesa aslan yürekli, ceylan bakışlı lahmacun

Hamburguesa Çelik bilekli, hamur nakışlı lahmacun

Hamburguesa gözümün nuru, ciğer parem ne der?

Lahburguer, lahburguer

Lahburguer, lahburguer

Bu öykü böyle gider, başı sonu bilinmez

Bilinen şeyler ise her zaman söylenmez

Raki da bir, ayran da;

içmesini bilino

Şap da bir, şeker de bir tokum diyene

Şal da bir, çuha da bir giymesini bilene

Güzel de bir, çirkin de sevdim diyene

Su yeni doğan bebek, yeni bir dünya demek

Aç gözünü, hoş geldin, lahburger bebek

Onlar erdi murada, kerevet bize kaldi

Bu yarışta bayrağı lahburger aldı.